hic tahmin etmezdim ama kalbim hizla carpti bos beyaz sayfayi görünce. bes yildan fazla olmus buraya yazmayali. daha önce buraya yazan kisi degilim artik, mesela imla kurallarina cok da dikkat etmeyince dünya yikilmiyor basima, cümleye kücük harfle baslayabiliyorum :) cok degistim, fiziken ve zihnen ama daha önce buraya yazarken duydugum tatmin ve mutluluk hissini sanki aradan hic vakit gecmemis gibi duyabiliyorum. bir de hala emojilerin noktalama isaretlerine dahil edilmesi gerektigini düsünüyorum 😀
dünyanin yükünü attim omuzumdan
gibi geliyor bazen, bazen de elliyi asmis olsam da gencligimdekinden bile daha kaygili ve endiseli oluyorum. bir kafa karisikligi gibi degil bu; yumusak hatli inis cikislar seklinde.
sükunet eninde sonunda hakim oluyor ve hayatin kaygilanmaya degmeyecek kadar kisa ve degerli oldugu bilinci dürtüyor.
keske her gün yazabilsem buraya, cünkü her gün bir sey ögreniyorum, her gün bir seyler üzerinde derin düsünüyorum ve bir yerlere yazmazsam unutuyorum bunlari, yani bir günlük gerek bana. ama her zamanki daginikligim ve disipline sadik kalamamam var, bununla da baristim her seyle baristim; akisina birakayim. hayat sucluluk duymaya da degmeyecek kadar kisa ve degerli :)
acmisim günlügümü, bir kadeh de sarap doldurmusum, peh peh peh, bu görüntüyü hayal etmek beni motive etti, gerci en az miktar alkol bile tansiyonumu sekerimi firlatiyor :))) yazmanin zevkiyle yetineyim.
hosgeldim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.