11 Ocak 2017 Çarşamba

günün getirdiği*





  • Bazen, nasıl göründüğüne hiç aldırmazsın, söz gelimi, üşümüşsen, içine bolca gazete kağıdı sokmak işe yarar: bu seni içine rastgele bir şeyler doldurulmuş çuvala benzetir, ama ısıtır. Keza, yakıcı güneş altında kafana gazete kağıdından bir külah fevkaladenin de fevkinde bir koruma sağlar. 
  •  
  • Bazen, bir filmde tek bir anı kaçırdığında bütün filmi kaçırmış olursun, boşa seyredersin, bir s.kim anlamazsın. Dikkatin dağınık olduğunda en iyisi, boş baktığın ve zihnin kim bilir nereye göç eylediği bir an fark edersen, filmi accık geri al.
  • Bazen, denk gelir: çok mu istemişsindir, karnın mı açtır, vakit mi erkendir, efkar mı basmıştır, nedir tam bilinmez; ama kafan gerçekten, hayallerin ötesinde iyi olur. Nadirdir, çok nadir. Bazen aylarca, yıllarca gelmez o kollardaki yumuşama, o ilham, o iyimserlik.
  •  
  • Bazen, bad request.
  • Bazen, "Someone just searched for you on Google", " and found your page on Academia.edu." kısmına kadar dünyanın en umutlu cümlesidir :)
  • Bazen, Pont-Neuf.
  • Her zaman: Kayıp ruhlar, kayıp ruhları arar. Tabii ki aradığını bilemez. Tabii ki bulduğunda anlamaz. Dolayısıyla bulamaz.
*Nurullah Ataç'ın denemeleriyle yakından ya da uzaktan alakası yoktur.

1 yorum:

  1. "Kayıp ruhlar, kayıp ruhları arar... bulduğunda aradığını bilmediği için dolayısıyla bulamaz" çok hoş çok doğru

    YanıtlaSil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.